MÜTEAHHİTLİKLE HİÇBİR İLGİM YOKKooperatifin sıkı bir denetim altında olduğunu ve üye olan kişilerin daireleri kooperatiften satın aldığını ifade eden Tepebaşı, Bana müteahhit diyorlar, benim müteahhitlikle hiçbir ilgim yok dedi. İddianamede, bu olaya ilişkin tutuklanan Ahmet Doğan, Çetin Kurt, Atilla Öz, başka dosyadan tutuklu Tevfik Tepebaşı ve tutuksuz sanıklar Metin Kazancı, Berra Elbistanlı, Tamer Kurtaran ile firari sanıklar Mehmet Akif Özgüler ve Mustafa Timurbanganın Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçundan 7 yıldan 22 yıl 6şar aya kadar hapsi isteniyor. Binayı kimin yaptığını bilmiyorum ama devamlı Tevfik Tepebaşının ismi geçerdi. Ben zihnen çok yorgunum, başım sürekli ağrıyor ve suçumun ne olduğunu anlamaya çalışıyorum diye konuştu. Ben kendim aynı gün enkazdan çıktım ama 7 gün cenazelerimi çıkartmak için bekledim. Tevfik bey, Belediyenin denetlediğini ve inşaat demirlerinin çok sağlam olduğunu söyledi. Sanık Çetin Kurt da hakkındaki iddiaları kabul etmeyerek sanık Tepebaşının muhasebecisi olduğunu ve tek suçunun kooperatife üye olmak olduğunu dile getirdi. Tutuklu sanıklar Ahmet Doğan, Atilla Öz, Çetin Kurt ile başka dosyadan tutuklu Tevfik Tepebaşı ise bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya katıldı. Sadece burayı yönetir ifadesini kullandı. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, tutuksuz sanık Metin Kazancı ile müştekiler ve taraf avukatları duruşma salonunda hazır bulundu. Tepebaşı, inşaatın temel demiri bağlandığında belediyeden ekiplerin geldiğini ve 11 katın her birinde teknik sorumluların ayrı ayrı inceleme yaptığını anlattı. NE OLMUŞTU?Davanın Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamesinde, merkez Onikişubat ilçesi Şazibey Mahallesi 64005 Sokakta bulunan Ebrar Sitesi F Blokun depremde yıkılması sonucu 96 kişinin öldüğü, 8 kişinin de yaralandığı belirtiliyor. Sanık Ahmet Doğan da binanın yapımında kendisinin bir bağlantısının olmadığını savundu. Kahramanmaraş 5. F Blokta apartman görevlisi olarak yaşayan müşteki Halil İbrahim Hasırcı da depremde eşi ve kızını kaybettiğini belirtti. Demirler kaldırıldığında beton orada akıp gidiyordu diye konuştu. Sanık Atilla Öz de bina ile ilgisinin olmadığını ve binayı kimin yaptığını da bilmediğini söyledi. Suyun neden olduğunu daha şimdi anlıyoruz. O sırada Gölcük depremi sonrasıydı ifadelerini kullandı. Kurt, kendisinin inşaatla alakasının olmadığını savundu. Bu yüzden sorumlu tutulmam mümkün değildir. ",. Kimlik tespiti ve iddianamenin okunması sonrası savunmaları alınan sanıklardan Tevfik Tepebaşı, ifadesinde, bahse konu binada 20 akrabasını depremde kaybettiğini belirterek, binanın kooperatif tarafından o dönemin şartlarına ve yasalarına uygun yapıldığını, arsayı kooperatifin aldığını söyledi. ",Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023'teki depremde yıkılan Ebrar Sitesi F Blok'ta 96 kişinin ölümü, 8 kişinin de yaralanmasına ilişkin 9 sanığın yargılanmasına başlandı. Mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların mevcut halinin devamına karar vererek duruşmayı 3 Mayısa erteledi. 1980 yılında apartmanın bulunduğu bölgenin imara açıldığını ifade eden Tepebaşı, Benim hiçbir yerde imzam ve resmi sorumluluğum yok, sadece inşaat bürosunda duruyordum. Şu anda inşaat yıkıldı ve yapımda bir kusur var mı? Araştırılan budur ama benim yasal olarak burada bir görevim ya da müdahalem yoktur. Tevfik Tepebaşı için canımı veririm diyen Kurt, samimi oldukları için Tepebaşına yardımcı olmak istediğini ve sadece kooperatif başkanlığını yaptığını söyleyerek, Binaların inşaat döneminde zeminden su çıkıyordu. Tepebaşı, fenni mesul olarak kooperatif yönetiminin mühendis ile anlaştığını ve emniyet tedbirlerini mühendisin kabul ettiğini, bu yüzden kendisine bir suç isnat etmenin yasadan dolayı da mümkün olmadığını savundu. Binayı kimin yaptığını bilmediğini ifade eden Hasırcı, Benim çalıştığım dönem asansör tabanından sürekli su çıkıyordu ve biz bu suyu motorla sürekli dışarı atardık. Öğretmen ve Mali Müşavir zaten inşaattan kesinlikle anlamaz. Apartmanın yapımında yasal olarak bir görevi ve müdahalesinin olmadığını savunan Tepebaşı, Herkes kendi attığı imzadan sorumludur.
Mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların mevcut halinin devamına karar vererek duruşmayı 3 Mayısa erteledi. Bu yüzden sorumlu tutulmam mümkün değildir. Tutuklu sanıklar Ahmet Doğan, Atilla Öz, Çetin Kurt ile başka dosyadan tutuklu Tevfik Tepebaşı ise bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya katıldı. ",Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023'teki depremde yıkılan Ebrar Sitesi F Blok'ta 96 kişinin ölümü, 8 kişinin de yaralanmasına ilişkin 9 sanığın yargılanmasına başlandı. Sanık Atilla Öz de bina ile ilgisinin olmadığını ve binayı kimin yaptığını da bilmediğini söyledi. F Blokta apartman görevlisi olarak yaşayan müşteki Halil İbrahim Hasırcı da depremde eşi ve kızını kaybettiğini belirtti. Tepebaşı, inşaatın temel demiri bağlandığında belediyeden ekiplerin geldiğini ve 11 katın her birinde teknik sorumluların ayrı ayrı inceleme yaptığını anlattı. Sanık Çetin Kurt da hakkındaki iddiaları kabul etmeyerek sanık Tepebaşının muhasebecisi olduğunu ve tek suçunun kooperatife üye olmak olduğunu dile getirdi. NE OLMUŞTU?Davanın Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamesinde, merkez Onikişubat ilçesi Şazibey Mahallesi 64005 Sokakta bulunan Ebrar Sitesi F Blokun depremde yıkılması sonucu 96 kişinin öldüğü, 8 kişinin de yaralandığı belirtiliyor. Tepebaşı, fenni mesul olarak kooperatif yönetiminin mühendis ile anlaştığını ve emniyet tedbirlerini mühendisin kabul ettiğini, bu yüzden kendisine bir suç isnat etmenin yasadan dolayı da mümkün olmadığını savundu. Ben kendim aynı gün enkazdan çıktım ama 7 gün cenazelerimi çıkartmak için bekledim. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, tutuksuz sanık Metin Kazancı ile müştekiler ve taraf avukatları duruşma salonunda hazır bulundu. Tevfik Tepebaşı için canımı veririm diyen Kurt, samimi oldukları için Tepebaşına yardımcı olmak istediğini ve sadece kooperatif başkanlığını yaptığını söyleyerek, Binaların inşaat döneminde zeminden su çıkıyordu. Suyun neden olduğunu daha şimdi anlıyoruz. Sadece burayı yönetir ifadesini kullandı. Kurt, kendisinin inşaatla alakasının olmadığını savundu. Sanık Ahmet Doğan da binanın yapımında kendisinin bir bağlantısının olmadığını savundu. Tevfik bey, Belediyenin denetlediğini ve inşaat demirlerinin çok sağlam olduğunu söyledi. Ben zihnen çok yorgunum, başım sürekli ağrıyor ve suçumun ne olduğunu anlamaya çalışıyorum diye konuştu. Kahramanmaraş 5. Binayı kimin yaptığını bilmiyorum ama devamlı Tevfik Tepebaşının ismi geçerdi. Şu anda inşaat yıkıldı ve yapımda bir kusur var mı? Araştırılan budur ama benim yasal olarak burada bir görevim ya da müdahalem yoktur. Apartmanın yapımında yasal olarak bir görevi ve müdahalesinin olmadığını savunan Tepebaşı, Herkes kendi attığı imzadan sorumludur. O sırada Gölcük depremi sonrasıydı ifadelerini kullandı. İddianamede, bu olaya ilişkin tutuklanan Ahmet Doğan, Çetin Kurt, Atilla Öz, başka dosyadan tutuklu Tevfik Tepebaşı ve tutuksuz sanıklar Metin Kazancı, Berra Elbistanlı, Tamer Kurtaran ile firari sanıklar Mehmet Akif Özgüler ve Mustafa Timurbanganın Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçundan 7 yıldan 22 yıl 6şar aya kadar hapsi isteniyor. Kimlik tespiti ve iddianamenin okunması sonrası savunmaları alınan sanıklardan Tevfik Tepebaşı, ifadesinde, bahse konu binada 20 akrabasını depremde kaybettiğini belirterek, binanın kooperatif tarafından o dönemin şartlarına ve yasalarına uygun yapıldığını, arsayı kooperatifin aldığını söyledi. Öğretmen ve Mali Müşavir zaten inşaattan kesinlikle anlamaz. Demirler kaldırıldığında beton orada akıp gidiyordu diye konuştu. 1980 yılında apartmanın bulunduğu bölgenin imara açıldığını ifade eden Tepebaşı, Benim hiçbir yerde imzam ve resmi sorumluluğum yok, sadece inşaat bürosunda duruyordum. ",. MÜTEAHHİTLİKLE HİÇBİR İLGİM YOKKooperatifin sıkı bir denetim altında olduğunu ve üye olan kişilerin daireleri kooperatiften satın aldığını ifade eden Tepebaşı, Bana müteahhit diyorlar, benim müteahhitlikle hiçbir ilgim yok dedi. Binayı kimin yaptığını bilmediğini ifade eden Hasırcı, Benim çalıştığım dönem asansör tabanından sürekli su çıkıyordu ve biz bu suyu motorla sürekli dışarı atardık.