Son seçimler ve sonrasında olan olaylar, toplumdaki kırılmaların daha iyi görünmesine vesile oluyor. Bu sürecin bir unsuru “Laik ya da seküler kimlik” olarak niteleyebileceğimiz kesimlerle, diğer kısmı da “siyasal İslam” olarak ifade edebileceğimiz kesimler oldu. Hemen hemen bütün siyasi pozisyonlarda ikilikler ortaya çıkmakta, partilerin yöneticileri ile seçmenleri arasında farklılıklar her geçen gün gündeme yerleşmekte. . Bizdeki kimlikleşme süreci, Kürtler ve Aleviler dışında ulus-devletin kurgusu içinde yapılaştı. Böyle bir dönemin bir tür değişim dönemi olduğunu söylemek bu nedenlerle çok da yanlış olmaz.
Bu sürecin bir unsuru “Laik ya da seküler kimlik” olarak niteleyebileceğimiz kesimlerle, diğer kısmı da “siyasal İslam” olarak ifade edebileceğimiz kesimler oldu. Son seçimler ve sonrasında olan olaylar, toplumdaki kırılmaların daha iyi görünmesine vesile oluyor. Bizdeki kimlikleşme süreci, Kürtler ve Aleviler dışında ulus-devletin kurgusu içinde yapılaştı. Hemen hemen bütün siyasi pozisyonlarda ikilikler ortaya çıkmakta, partilerin yöneticileri ile seçmenleri arasında farklılıklar her geçen gün gündeme yerleşmekte. . Böyle bir dönemin bir tür değişim dönemi olduğunu söylemek bu nedenlerle çok da yanlış olmaz.